Asalak alarmı

''Bu blogda yayınlanan yazılar 5486 sayılı fikir ve sanat eserleri kanununun koruması altındadır.Blog sahibinin izni olmaksızın blog yazıları kısmen veya bütün olarak alıntılanamaz''

E. E. blogumuzun içeriğini kaynak belirtmeden yeterince kullandınız.Artık kaynak belirtin lütfen.

Asalak alarmı


Bu blogda gördüğünüz araştırmaları çalıp üstüne kendi adını etiket olarak basıp satan, bununla yetinmeyip kendi reklamını yapmak adına yine bu blogdaki araştırmaları çalıp sosyal medyada yaymaya devam eden , içerik hırsızlığını bir davranış biçimi haline getirmiş olan bu ruh hastasına Asalak veya Hırsız demek yetersiz kalıyor.Biz Türkçede size ait şeyleri bin kere uyarmanıza rağmen çalmaya devam eden bu tarz kişilere ne diyoruz, neydi bu insanların yoksunu olduğu şey ?

23 Kasım 2014 Pazar

İzzet Melih Devrim - Şiar Yalçın - Karakaş cemaati - Abdülhamid Han


Şakir Paşa'nın kızı Fahrünnisa Zeid'in ilk eşi olan  İzzet Melih Devrim'in Seniha Dino ile evliliğinden dünyaya gelen  kızı Remide hanım , Atatürk'e suikast davasından idam edilen Maliye Nazırı Cavit Bey'in oğlu Şiar Yalçın'ın üçüncü eşidir.Şiar Yalçın'ın annesi  Aliye Nazlı hanım'ın  Cavit bey'den önceki eşi  Padişah II.Abdülhamit'in oğlu Burhanettin efendi'dir.


Karakaş Nazif Özge'nin cemaatle ilgili verdiği bilgilere dönelim:

           1952 yılında Büyük Doğu dergisinde yayınlanan bu ifşaatlar son dönemlerde Sosyalistkültür dergisince yeniden yayınlanmıştı.Bu itiraflardan küçük bir alıntı yapalım:
Büyük Doğu gazetesi, Dönmelerin ruhani büyükleri kimlerdir?” diye soruyor. Nazif Bey, derin bir biçimde düşündükten sonra tek tek anlatmaya başlıyor:
Eski Maliye Nazırı Cavit Bey’in kardeşi Şefkati Bey’dir. Dönmeler, onu, hâşâ, Allah’ın soyundan gelmiş kabul ederler. Yetmiş yaşlarındadır. Dönmelere, isim-soyisimlerini o takar. Kendisinin soyu, “Roz”dur. Onlara göre Allah’ın soyu da Roz’muş...”
Burada şunu belirtmek gerekiyor: Dönmeler içerisindeki “Karakaş” kolunun inancına göre, Osman Baba (Baruhya Ruso), Tanrı’dır. Osman Baba’nın soyundan gelenler de, bundan dolayı, “Tanrı soyundandır”.
..................................................................
 Mehmet Cavid Bey, idam edilmeden önceki süreçte, özellikle de Osmanlı maliyesi için her daim aranan birisi olmuştur. Mülkiye’den mezun olan, Feyziye Mektepleri’nde müdürlük ve öğretmenlik yapan, Selanik ve Çanakkale mebusu olarak Meclis’te yer alan, çeşitli defalar Maliye Nazırlığı’na getirilip görevden ayrılan Cavit Bey, aynı zamanda sıkı bir İttihat ve Terakkici’dir: “Babam, Ahmet Şuayb ve Rıza Tevfik’le beraber İktisadiye dergisini çıkardı. Nadir iktisat bilenlerden biri idi. Talat, Enver ve Cemal Paşalar’ın yakın dostu, İttihat Terakki’nin komitacı takımındandı. İttihat Terakki’nin vatanı kurtaracağına inanıyordu…”
M. Cavit Bey, 26 Ağustos 1926’da, Atatürk’e suikast düzenleyenler arasında adı geçtiği için İstiklal Mahkemesi kararı ile idam edilir.[3] M. Cavit Bey’in mezarı, DP iktidarındaCelal Bayar’ın emriyle bulunup 1950 yılında Cebeci’ye taşınmıştır.[4]
M. Cavit Bey’in arkasında bıraktığı iki kardeşi Mustafa Şefkati ve İsmail Kazım beyler, soyadı kanunundan sonra “Gerçel” soyadını alırlar..
Gerçel ailesi, söz konusu cemaat içerisinde önemli bir ailedir. Nazif Özge’nin dediği gibi, soyları Osman Baba’ya dayanır. Gerçel’ler, Koyuncu, Birder, Mısırlı, Dilber, Şamlı, Yasa, Arısal, İmre, Kocademir ve İşmen’lerle akrabadırlar. Bu aileler, Karakaşlar içerisinde en önemli ailelerdendir; hepsinin soyu ya Osman Baba’ya ya da Sebatay Sevi’ye dayanıyor. Gerçel ailesi, baba tarafından Koyuncu ailesi ile, anne tarafından Osman Baba ile akrabadır. Bu ailelerin tümünün aile mezarlığı Üsküdar’daki Bülbülderesi Mezarlığı’ndadır.
Mustafa Şefkati Gerçel, 1950’li yıllarda Sabetaycıların Karakaş kolunun ruhani lideridir. 1880 doğumludur. Mustafa Şefkati Gerçel, 1974 yılında vefat etmiştir. Bülbülderesi Mezarlığı’nda gömülüdür.


Not: Yazı sonundaki notlar Sosyalist Kültür'de yazıyı hazırlayanlara ait.  

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder